TBMM Genel Kurulu’nda, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan’ın 6 Mayıs 1972’de Ulucanlar Cezaevi’nde asılarak idam edilmesi ve idam kararları için TBMM’de yapılan oylamada verilen kabul ve ret oyları tartışıldı.
Başarır: Alçak zihniyet bu yiğitleri idam etti
CHP Mersin Milletvekili Ali Yetenekli Başarır, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idam edilişlerinin 50. yılı nedeniyle kelam aldı. Başarır, “Üç yiğit adamın idamının üzerinden tam elli yıl geçti. Alçak bir zihniyet, hain bir kararla bu yiğitleri idam etti… Üç yiğidin annesini ağlattık. Deniz Gezmiş’in annesi Kutsal öğretmen oğlunun idamından iki gün sonra konutuna gelir, gelinine seslenir: ‘Kızım, git okul müdürüne, öğrencilerime söylesin, iki gün gelemeyeceğim okula’ der. İşte, biz bu türlü bir anneyi ağlattık. Ancak dün de bir Cumhuriyet aydını, dün de bir Cumhuriyet bayanı Necla Kavala’nın ciğerini yaktık. Evet, bu ülkenin bahtı mi? Cunta, sıkıyönetim mahkemeleri ya da 13. Ağır Ceza Mahkemesi üzere hukuktan uzak, vicdandan uzak, ahlaktan uzak karar veren mahkemeler bu ülkenin bahtı mi” diye konuştu.
Gezi Davası’nda dün verilen mahkûmiyet kararını anımsatan Başarır, “MHP, CHP, HDP, o gün bozkurt işareti yapan, zafer işareti yapan milyonlarca çocuk sokaktaydı. Zira Seyahat, bir onur hareketiydi. Seyahat, onurlu çocukların hareketiydi. Bu çocuklara bugün ‘terörist’ diyemezsiniz. Seyahat, ‘Deniz’ demektir, ‘Yusuf’ demektir, ‘Hüseyin’ demektir” dedi.
AKP Balıkesir Milletvekili Yavuz Subaşı ise “Türk Bayrağı yakıldı orada” diye karşılık verdi. Başarır da “Türk Bayrağı’nı yakanlar senin provokatörlerin” diye konuştu.
Turan: 28 CHP’li vekil ‘evet’ demese Deniz Gezmiş tahminen de şu an sizde vekildi
AKP Küme Başkanvekili Bülent Turan da “Biz öteki bir memlekette mi yaşıyoruz? Yani biz, Seyahat’te otomobillerin yakıldığını, polislerin şehit edildiğini, PKK bayrakları açıldığını görmedik mi? Bu kadar gerginliğin, bu kadar anlamsız bağırmanın bir değeri olmadığı kanaatindeyim. Kaldı ki devam eden bir yargı süreci var, Yargıtay kademesi var. İtirazlar varsa bu itirazlar Yargıtay’da değerlendirilecektir. Kaldı ki karar verilirken yargıçlarımızdan bu mevzuya katılanlar var, katılmayanlar var. Dediğiniz üzere ‘sarayın hâkimi, talimatı’ falan değil, yürüyen bir dava var. Bu davaya daha soğuk akılla, daha sakin bir lisanla yaklaşmamız gerektiği kanaatindeyim” dedi.
Turan, “CHP’li vekilin olduğu partiden ötürü orayı söyleyeceğim. Baktım, kim asmış Deniz Gezmiş’i diye, CHP’den iki ‘çekimser’, 28 ‘evet’, 62 de yoklamaya katılmayan var. Yani 28 CHP’li vekil ‘evet’ demese Deniz Gezmiş tahminen de şu an sizde vekildi. Asan siz, kızan siz; çok garip yaklaşım. Bu da elimde, mazbatası, zaptı. Hangi CHP’li vekillerin Deniz Gezmiş’in idamına ‘evet’ dediğinin tek tek ismi var. 28 kişi ‘evet’ demiş. 60 kişi dışarıda durmuş, içeriye gelmemiş. Artık de ‘Asan alçak’ diyorsunuz. Meclis’i bu usul polemiklere mahkûm etmeyin… Siz kürsüye çıkıp ‘Alçaklar astı’ diyorsunuz. Bakıyoruz, ‘alçak’ dediğiniz Tekirdağ Vekili, şu anki sözcünüzün dedesi Orhan Öztrak; bu yanlış bir yaklaşım” diye konuştu.
Akçay: Bunlar teröristlerdir
MHP Küme Başkanvekili Erkan Akçay, “Bir milletvekilinin Anayasa’yı silahlı bir biçimde devirmek için dağa çıkan ve terörist olan şahısları anması farklı bir garabettir ve çelişkidir. Bir defa, demokratik siyasetle çelişen bir durum vardır. ‘Filistin’e gitti’ diyor, Filistin’e niçin gitti bunlar? Silahlı eğitim almak için, gelip Türkiye’de silahlı hareketler yapmak için. Ben pek düzgün hatırlıyorum onu, yani benim çocukluğum periyoduna rastladı. Bu sayılan isimlerin kim olduğunu da biliyoruz. Bunlar, demokrasiyle, demokratik siyasetle alakası olmayan teröristlerdir” dedi.
Altay: O Günün atmosferi içinde elbet yanlış yapmışlardır
CHP Küme Başkanvekili Engin Altay da “Sayın Liderin ‘terörist’ diye nitelendirdiği insanları ben terörist görmem lakin Gezi’yi provoke eden, Seyahat’te o çadırları yakanlar, otomobilleri devirenler de Seyahat’e katılan o gençler değil, bu iktidarın devlete soktuğu, sızdırdığı FETÖ mensubu devlet görevlileridir, bunu herkes de bilmektedir” diye konuştu.
Altay, dedi.
Başarır: Yani idam cezası olsa Kavala’yı asacaksınız
Başarır da şunları söyledi:
“Her asılana ‘terörist’ dersek Erdal Eren’e, Mustafa Pehlivanoğlu’na da diyebilir miyiz? 1980’de asılan Mustafa Pehlivanoğlu’na üzülmediniz mi? Sizin arkadaşınızdı. Ben onu da yanlış buluyorum. Ben Erdal Eren’i de yanlış buluyorum. Ben Adnan Menderes’i de yanlış buluyorum. Ben Deniz Gezmiş’i de yanlış buluyorum, zira gencecik çocuklar. O gün, Filistin halkına yardım eden dünyanın birçok yerinden gelen devrimciler vardı, onlar da bunlardan bir tanesiydi. ‘Yanlış yaptı’ mı diyorsunuz? Diyorsanız ben size hiçbir şey söylemeyeceğim. Fakat kim ne oy verdiyse kendini bağlar. Yanlış, Sayın Lider da söyledi. Ben bu insanlara, inancına, ihtilale olan inancına, eşitliğe olan inancına, köylüye, millete olan inancına gönül verdim ve burada da konuşma gereksiniminde bulundum. 60’ta da 70’te de 80’de de ve bugün de dün de bir idam cezası verildi aslında. Yani idam cezası olsa Osman Kavala’yı asacaksınız, zihniyetiniz bu. Bunu söyledim.”
