Milli Eğitim Komisyonu’nda kabul edilen teklifin sahibi AKP Konya Milletvekili Hacı Ahmet Özdemir, şunları söyledi:
“İlahiyat fakültelerinde ses, makam, solfej eğitimi yoktur. Konservatuvarlarda bu eğitimi almış insanların bu eğitim merkezlerinde öğretim faaliyeti yürütebilmesi için bir kapı aralık ancak dedik ki, sıradan bir konservatuvar mezunu da çıkıp gelip burada hocalık yapmasın, hiç olmazsa yüksek lisans mezunu olsun. Akademiyle birlikte toplumun farklı kısımlarıyla muhatap olan din vazifelilerinin toplumsal ve bağlantı maharetlerine de katkı sağlanacaktır.”
Hürriyet’in haberine nazaran, Diyanet İşleri Lider Yardımcısı Burhan İşleyen teklifi şöyle kıymetlendirdi: “Bizim Kur’an kurslarıyla alakalı en ağır aldığımız tenkitlerden biri, ‘sadece Kuran-ı Kerim’in lafzı öğretiliyor, manası öğretilmiyor’ eleştirisiydi. Hafızlığını bitiren çocuklarımıza bu merkezlerde okudukları Kuran-ı Kerim’in manasını da öğretmeyi hedefliyoruz.” Diyanet İşleri Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Kadir Dinç de “Örneğin, bugün Latin Amerika’da 1 milyarın üzerinde Müslüman nüfus var ancak oraya gönderecek İspanyolca bilen din görevlimiz yok. Artık, dini yüksek ihtisasta gereksinim duyulan lisanlarda eğitim programları açılmış olacak.”