Çınarcık Mesleksel ve Teknik Anadolu Lisesi’nde vazife yapan 29 yıllık meslek öğretmeni Gülay Korkusuz, bir arkadaşının Instagram hesabında ‘3 bin TL’ye 72 bin TL kazandım. Siz de müracaat yapıp, kazanabilirsiniz’ yazılı bir paylaşım gördü. Paylaşımdaki numarayla irtibata geçen Korkusuz, belirtilen hesaplara farklı vakitlerde 3 bin, 13 bin ve 11 bin TL gönderdi.
Bir müddet sonra toplumsal medyadaki tavsiye veren arkadaşının hesabının çalındığını ve paylaşımı onun yapmadığını anlayan Korkusuz, verdiği bireyden parasını geri istedi lakin iade edilmedi. Dolandırıldığını anlayan Korkusuz, adliyeye giderek, cürüm duyurusunda bulunup, kendisini dolandıranlarla yaptığı mesajlaşmaları da savcılığa delil olarak sundu.
Kredi borçlarını ödemek için bu prosedüre başvurduğunu söyleyen Gülay Korkusuz, “Bir iş insanı ağabeyimin Instagram hesabında bir öykü gördüm. Orada işte bir numara verilmişti. Aykut Beyefendi diye birine yatırım ile alakalı başvurabileceğimizi ve para kazanabileceğimizi ileten bildiriydi. O bildiri dikkatimi çekti. Zira ben devlet memuruyum 3 yerden maaşım krediye kesiliyor. Güç durumda olduğum için borçlarımı kapatmak niyetiyle başvurdum. Gayem para kazanmak değil borçlarımı kapatmaktı. Meğerse o ağabeyimizin Instagram hesabı çalınmış dolandırıcılar tarafından. O an algılayamadım, ben kendisi zannettim. Sonraki gün sabahında beni yönlendirdi. O gece de bana kendisini ‘Aykut’ olarak tanıtan biriyle yazıştırdı. Yazışma sonunda Aykut denilen adam bize 3 bin TL yatırırsanız 72 bin lira para kazanabileceğimizi söyledi. Ben de güç durumda olduğum için borçlarım olduğu için eşimle konuştum. İnandım ve ben bu türlü bir şeye başvurmam gerektiğini fark ettim. 3 bin lirayı yatırdık. Sonra dolandırıcı adamla eşim muhatap olmak zorunda kaldı. Eşimden 12.960 TL daha yatırmamız sonucunda toplu paranın yatacağını söyledi. O parayı da güç bir halde bulduk, buluşturduk kendi maaş aldığım hesabımdan kredi çekerek bir biçimde edindik. Çok sıkıntı oldu. Bir de adamlar sıkıştırdı beni. ‘Hemen yapın, çabucak hesaba aktarın’ gibisinden. Biz o parayı da aktardık. Daha sonra eşimin gönderdiği IBAN numarasına yurt dışından para yatırılmadığını argüman etti. Sonra bir tane öğretmen arkadaşımla konuştum. Öğretmen arkadaşım bu türlü bir şeyin olmadığını söyleyip, beni uyardı. Sonrasında 11 bin lira daha yatırmam gerektiği eşime söylendi. Ben o akşam öğretmen arkadaşımı dinledim, yatırmadım. Perşembe günü bu adamlar beni tekrar buldular. Yeni çizgiden oburu o şirketin muhasebecisi olduğunu, mağduriyetimi karşılayacağını söyledi. Ben de inanmak için özel numaranızı yazın bana kimlik fotoğrafınızı atın dedim. O da attı. Attığı öteki bir numaraydı, öteki bir şirket. Ben de tekrar son defa kurtarabilirim diye inandım, 11 bin lirayı da gönderdim. Toplamda 27 bin lira yatırdım. Şu anda ulaşamıyorum. Gerekli yasal süreçleri başlattım” dedi.
Dolandırıcıların ikna usulünden bahseden Korkusuz, şöyle konuştu:
“En son arayan kişi yeminler ediyor. 2 tane çocuğum var hocam diyor. Çocuklarımın ölüsünü öpeyim diyor. Ramazan ayı oruçluyum diyor. Kuran’a yemin ediyor. En son kişi baya yeminler etti. ‘Ben sizin mağdur olmanızı istemiyorum, siz düzgün bir beşere benziyorsunuz siz benim ablamsınız, ben sizin kardeşinizim, ben sizinle sonradan da irtibat kuracağım, daima size yardımcı olacağım, siz daha sonra da çok paralar kazanacaksınız’ üzere cümleler kuruyor. WhatsApp’tan görüşmelerinde daima bu türlü bu formda ikna etti beni. Benim de başım çok karışıktı. Ben dedim en azından o paraları bana iade etsinler. Hani ben artık para kazanmayı bıraktım da gönderdiklerimi kazanmak için, geri almak için kendi paralarımı geri iade etsinler diye uğraştım. En son gönderdiğim 11 bin lirayı o emelle yolladım. Para kazanmak için değil, derdim oburdu ancak onu bile yapmadılar. Utanmadan bir de bana dedi ki, ‘en son 15 bin TL daha gönderirseniz kazanacaksınız ve paranızı alacaksınız’. Benim param yok veremem dedim. ‘10 dakika içinde 5 bin gönderirseniz tüm paralar hesabınıza gelecek’ diyor. 15 binden 5 bine düştü. Orada kandırıldığımı anladım. Şikayetçi olacağımı söyleyince beni engellediler. Ben kendime çok güveniyordum, diyordum ki ‘beni kimse kandıramaz’ diye düşünüyordum. Benim başıma geldi, kimselerin başına gelmesin, herkes çok dikkat etsin bu türlü bir şeye inanmasınlar.”
