Sağlık Bakanlığının salgının birinci gününden itibaren çok sıkı önlemlerle gerekli tedbirleri aldığını tabir eden Destici, şunları kaydetti:
“Hastanelerimizin kapasitesi bizim hastalarımızı tedavi edecek formda yetti, hiçbir kasvet yaşamadık fakat tabi ki burada sıhhat çalışanlarımızı bir kez daha hatırlayalım. Onlara gönülden ve kalpten bir defa şükranlarımızı sunuyoruz. Sağ olsunlar, var olsunlar, onlarla gurur duyduğumuzu tabir ediyoruz. Her ne kadar birtakım bölümler hükümetimizle sıhhat çalışanlarımızı karşı karşıya getirmeye çalışsa da asla bunu başaramayacaklar. İsminde Türk sözü olmasına karşın Türk Tabipler Birliği, Türk doktorlarını temsil etmiyor. Evet baştan bir kez o yetkiyi almışlar lakin biz üniversite hastanelerimizde olsun, devlet hastanelerimizde olsun, özel hastanelerimizde olsun tabip kardeşlerimizle konuşuyoruz, maalesef çok az bir bölümünü temsil etmelerine karşın, güya bütün hekimlerimizi, doktorlarımızı temsil ediyor üzere bir hava veriyorlar. Türk Tabipler Birliği lideri başta olmak üzere hatırlayın en son bir FETÖ kaçkını ile bir röportaj yaptı değil mi? PKK televizyonlarına çıkıyor. Ne kadar Türkiye’ye karşı çaba eden terör örgütü, bölücü çok sol öge varsa onların sözcülüğünü yapıyorlar. Türk tabiplerinin ya da Türk hekimlerinin sözcülüğünü yapmıyorlar. Bu çok açık net. Münasebetiyle biz bunu reddediyoruz ve kınıyoruz.”
Salondan “Durma, ilerle Alperenler seninle” sloganları atılması üzerine Destici, “Allah’ın müsaadesi ile daima birlikte Alperen kardeşlerimizle birlikte, hem de Cumhur İttifakımızla birlikte durmak yola devam edeceğiz.” dedi.
Destici, konuşmasını şöyle sürdürdü:
