Devlet Lideri ünvanlıyla konuşmamıştır!..
İcraatın başı (eski sistemle başbakan) ünvanlıyla konuşmuşsa bile ayıp.
Kabul edilir değil…
AKP Genel Lideri kimliğiyle söylediyse haydi neyse diyelim; tartışılır, konuşulur. Birinci iki şapkasını takarak aşağıdaki kelamları söylediyse durum üzücü halde Leman…
Hatta bunları söyleyerek ülkeye kötülük etmiştir diyeceğim lakin göze girmeye çalışan savcılar çabucak dava açar; bu sebeple söyleyemiyorum.
Şimdi diyeceksiniz ki; bizi 20 yıldır yöneten kişi ne dedi de sen bu cümleleri sarf ettin.
Dedi ki…
‘Son vakitlerde bir şey daha çıktı hastanelerde şöyle bu türlü oluyor diye. Bakın yanlışlarımız olabilir. Bu devasa kent hastanelerini yapanlar kim? Tabipler az para aldığı için ayrılıyorlar bedelli kardeşlerim samimi konuşuyorum dost acı söyler lakin gerçeği söyler bu hastaneleri inşa eden biziz. Bu hekimleri okutan yetiştiren bu devlet değil mi?
E? Bu devlet sizi okuttu yetiştirdi en çok maliyeti yüksek olan da sıhhattir. Ancak artık az para veriyormuş. Sordum en az alan ne alıyordur? 8 bin 9 bin, en yüksek alan 25 bin civarında. Buna karşın özel kesim çok daha yüksek verdiği için oralara kaçıp gidiyorlar mı? Açık konuşuyorum, açık konuşmayı severim. Varsın gidiyorlarsa gitsinler. Bizler de üniversiteleri yeni, bitiren hekimlerimizi buralarda istihdam ederiz buralarda onlarla devam ederiz.’
Sözlerinin tamamını aldım ki, yandaşları cümleleri cımbızlamışın demesin diye…
Bu ülkenin devlet lideri hekimlere giderseniz gidin ne haliniz görün diyor…
Akıl alır üzere değil!..
Kalın, ne derdiniz var, gelin konuşalım çözelim demiyor…
Giderseniz gidin diyor..
Ürkütücü…
Yerine yeni yetme hekimleri koyacaklarmış!..
100’den fazla tıp fakültesi açtı; sayı galiba 111… Soruyorum o fakültelerde hekim yetiştiren kâfi hoca var mı?
Yok…
O fakültelerde okuyan öğrenciler kadavra görüyorlar mı?
Şansı olan uzaktan!..
Erdoğan ülkeyi, her yere mantar üzere açtığı tıp fakültelerinde yetersiz eğitimle yetiştiren hekimlere teslim ediyor. Onlarla yoluna devam edeceğini sanıyor.
İyi eğitimli uzman tabipler kaçıyor, Almanya’ya İngiltere’ye gidiyor…
Bu ülkenin devlet lideri varsın gitsinler diyor; diyebiliyor…
Vahim, hem de çok vahim.
Tabii devlet liderini birebir vakitte iktidar partisi genel lideri yaparsanız, birebir vakitte Türkiye’nin en büyük vilayetlerinde muhalefet partisi başkanı pozisyonuna düşürürseniz sonuç bu olur!
Kendi kendine bile muhalefet etme durumuna düşer.
Devlet lideri doktorlar varsın gitsinler der mi?
Profesörler, doçentler, uzman tabipler; kolay mı yetişiyorlar?
Yarın mühendisler de varsın gitsin…
Hemşireler de…
Sağlık çalışanları da…
Teknokratlar da…
Diplomatlar da…
Teknisyenler de…
Gidin derse sonumuz ne olur?
Ülkede AKP periyodunda bilgi, bilim aşağılandı, cehalet kutsandı. Liyakat değil, biat/itaat kriteri temel alındı.
Dün akşam akaryakıta, motorine tekrar artırım geldi. Bu kaçıncı artırım diyeceksiniz?
Size şunu söyleyeyim…
Benzin her gün neden zamlanıyorsa, etin fiyatı her gün neden artıyorsa, dolar her geçen gün neden rekor kırıyorsa, ülkemiz her geçen saat neden yoksullaşıyorsa. Bilin ki hekimlerimiz da bu sebepten kaçıyor…
( parantez açmak yazının vazgeçilmezi mi oldu bilemiyorum. Yurt dışında iş bulup giden tabipleri kınamayın. Erdoğan yerlerine bilmem ne üniversitesinde yarım yamalak okuttuğum tabibi koyarım , giderlerse gitsinler demiyor mu? Kıymetli olan kent hastanelerini yapmam demiyor mu? (yani inşaat) Beşere değil, betona ehemmiyet verdiğinin altını çizmiyor mu? Biz daha ne konuşuyoruz? Parantezi ivedilikle kapatmaz zorundayım. Yazı sarpa saracak!)
Mevzu uzun..
Uzanmaya gerek yok. Başlıkta anlattım sanıyorum; Erdoğan zihniyeti budur.
Yandaşlarının dışında kimsenin ehemmiyeti yok.
Giderlerse gitsinler…
